Halk Köşesi
Arap Aga
Facebookta Paylaş Makale Listesi
ULAN FIRILDAK DÜNYA 203 March 2021 Wednesday

Geçen sayının devamı

Daldalan daldan dala

Bu doyumsuz saltanat devranı sürüp gittiği sürece, İktidarların çevresi ve yalaka takımı ülkenin nimetlerinden sonuna kadar yararlanırlar, dolgun maaşları ile zevk-i sefa içinde yaşarlar, milyarca doları servetlerine katar, günü zamanı gelince yurt dışına çeker giderler. Yatırımlarını hep yurt dışına yaparlar. Yani asıl vatanları yurt dışıdır. Yurt dışında yer yurt edinirler. Muhteşem renkli bir saltanat içinde ömür sürdürürler. Yönettikleri ülkede vatandaş sorunlarla baş başa kalmış, aç yaşıyormuş umurlarında bile olmaz. He, hııı, tamam, olur, icabına bakarız, hele bir kaç ay geçsin, hallederiz gibi baştan savma sözlerle vatandaşı başlarından savarlar, başlarından savma işini gerçekleştirdikten sonra, gidiş o gidiş, daha piyasada görünmezler. Bilmem hangi tatil beldesinde tatildeler. Haktır, hukuktur adalettir vatanseverliktir suratlarında maskedir. Her ne hikmetse? İşin garip tarafı, bizim gibi fakir fukara tayfasına din ahlak, vatan millet bayrak sevdası satmaları. Sanırsınız ki vatan millet bayrak sevdası yüreklerinde ölümsüz bir kara sevdadır, palavradan hikâye. Müşterileri de emeğini pazarlamaya çalışan bizim gibi yoksul halk kesimi olursa, vurgun saltanatları muhteşem olur.

Muhalifliği sadece SON FİKİR GAZATESİ yazarlarından beklerseniz. YALÇIN KARA yorum yazımıza tabii ki sansür uygulayıp topu taca atar. Güzel bir sözü BEN YASALAR ÇERÇEVESİNDE GAZETECİLİK YAPARİM ABİ Vatandaş, vatandaşa cehalet gömleğini uygun görüp sırtına giydirecek, cehaleti benimsemiş yol gösterici bir çoban arıyorsa? YALÇIN KARA ne yapsın?

Her muhalifliği YALÇIN KARA'DAN beklemek fırsatçıların işine yarar zannımca. Ülkemiz politikası böyle bir şey işte, herkes nalına da vuruyor, mıkına da vuruyor.

Muhaliflik görevini meclisteki partilere bırakıyoruz, yanlışlar batağında çırpındıkça batıyoruz, bana bir şey olmaz havasında dünya yansa umurumuzda bile değil. İktidar'lar başarısızlıklarını başardığı yere kadar başarırlar. Başardıkları başarısızlıklarının devamını devam ettirmek için cehaletten onay isterler. Cehalette seve seve sevinerek koşa koşa evet onayı verince, yaşanacak sefaleti cehaletle birlikte, hep beraber iliklerimize kadar duyumsarız artık.

Gençlik yıllarımda başımdan geçen kısa bir anımı anlatayım. Lise öğrencisiyim tabi. Bu arada bir kıza deli gibi kara sevdalıyım. Varsa yoksa o kız. O kıza öyle bir tutkundum ki, rüyalar aleminde yüzüyor gibiydim sanki, başka hiç bir şey düşünemiyordum. Onsuz olamam, onsuz yaşamak haramdı bana. (Gerçi o kıza kavuşmadım) Görücü usulle evlendiğim şimdiki hanımla 65 yaşına merdiven dayadım. Çor çocuk sahibi oldum, torun sevgisiyle mutlu olmaya çalışıyorum.) Bu arada futbola da tutkun bir fanatiğim tabi, hem oynamayı hem izlemeyi severdim. Siyaset nedir (S)sinden anlamazdım, partilerin kapısını hiç çalmadım. Semtinden dahi geçmedim. Ola ki bir yanlışa kapıldık istemeyerek siyasete bulaştık. Başımıza dertler açtık ne dertler. Sakıncalı ARAP AGA olduk yani.

1976 yılı bir pazar günü maç izlemeye Adana'ya gitmiştim. Tesadüf bu ya kalabalık bir yürüyüş kitlesinin ortasında buldum kendimi, millilik damarım kabardı avazım çıktığı kadar çılgınca haykırıyorum. YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE! İNCIRLİK ÜSSÜ KAPATILSIN! KAHROLSUN EMPERYALİZM! GO HOME YANKEE! Bendede gençlik heyecanı var maceracılık ruhu deyin gitsin. Bu sloganların akımına kapıldım iştirak ettim yürüyüşe. Yürüyüş büyük kalabalık bir yürüyüşçü kitlesi ile heyecanla devam ediyor. Sonradan öğrendim ki yürüyüşü tertipleyenler çok önceden pasifize edilerek gözaltına alınmış, yürüyüşün kontrolü ajan provokatörlerin kontrolüne geçmişti. Ajan provokatörler yürüyüş güzergâhını değiştirip yürüyüşü (?) parti binasının önüne yönlendirdiler. (?) parti binasının balkonunda azımsanmayacak bir kalabalık var. Yürüyüşçüler (?) parti binasının önünden tam geçerken aniden (?) parti binasından içi patlayıcı ve taşla doldurulmuş tenekeler yürüyüşçülerin üstüne yağmaya başladı, ortalık bir anda karıştı. Tabi yaralananların haddi hesabı yok. İşin garip tarafı saldırıya uğrayan masum yürüyüşlerin göz altına alınıyor olması. Saldırganlar kayıp, saldırganlardan hiç kimse gözaltına alınmıyor. Bende gözaltına alınanlardan biriyim. En üzücü tarafı, ilk katıldığım yürüyüş bana birçok gerçeği öğretti, şu gerçeğe tanık oldum. Gerek ekonomik yönden gerek siyasi yönden ve gerek askeri yönden emperyalizme göbekten bağımlı bir ülkede vatansever olabilmek sırat köprüsünde yürümek birçok riskleride beraberinde getirir.

Devam edecek.