Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,

“14 Mayıs akşamı, ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabb'ine hamdedenler olacak" ifadelerini kullandı.

İyice sapıttılar.

Ağızlarından çıkanları kulakları duymaz oldu.

Biz ne zaman bu hale geldik.

Seçimi kazanan taraf,

Şampanya mı patlatır,

Şükür namazı mı kılar,

Sana ne?

Yirmi bir yıldır alnını seccadeye koyanların yönettiği ülkede,

Hani hak,

Hani hukuk,

Hani adalet,

Hani demokrasi,

Hani kardeşlik,

Hani hakça paylaşmak.

•••

Biz doğarken,

Dilimizi,

Dinimizi,

Irkımızı seçme hakkımız yok.

Fakat,

Dil, din, ırk ayrımı olmadan özgürce yaşama hakkımız var.

İsteyen içki içer,

İsteyen namaz kılar.

İsteyen kapalı giyinir,

İsteyen açık giyinir.

İsteyen inanır,

İsteyen inanmaz.

Siz özgürlükleri sınırlandıramazsınız.

Biz her renkten halkız.

Binlerce yıldır bir arada yaşarız.

Bu bizim zenginliğimiz.

Allaha inancı olan, bölücü dil kullanmaz.

Dinimizi dilinize doladınız,

İnsanları yeterince dinden soğuttunuz.

•••

Erdoğan,

"Ben Sünni’yim, bak söylüyorum. Sen de Alevi olduğunu söyle, çekinme!” dedi.

Meydanlarda, Kılıçdaroğlu’nun Alevi olduğunu söyleyip, yuhalattı.

Seçim stratejinizi “Bu halk Alevi’ye oy vermez” tezi üzerine kurmuştunuz ki,

Kılıçdaroğlu, “Ben Aleviyim. Hak Muhammed Ali inancıyla yetişmiş samimi bir Müslümanım. Allah'ın verdiği bir canım var, kul hakkı yemem, harama ve devlet malına el uzatmam.” dedi.

Stratejiniz alt üst oldu.

Bu kez de mezhepçilikle suçladınız.

Sözcükleri eğip bükmekte mahirsiniz de,

Allah ile kul arasına girmek, islam inancıyla bağdaşır mı bilmiyorum?

Hiç kimse dini ile doğmaz.

Allahın yarattığı her canlı kutsaldır.

Alevilik utanılacak bir şey değildir.

Alevilik,

Bir yol,

Bir sevgi,

Bir görüş,

Bir inançtır.

•••

Seçim meydanlarında,

Diyanet işleri başkanlığı kapatılacak dediniz,

Eşcinsel evlilik olacak dediniz,

Seçim, darbedir dediniz,

Demirtaş,serbest kalacak dediniz,

Türban yasaklanacak dediniz.

Bunları kim, nerede söyledi diyorsun?

Yanıt yok.

Son düzlükte Kur'an, cami, ezan, namaz söylemine sarıldınız.

Dini, siyasete alet etmekten çekinmediniz.

Bay Kemal Kandilden talimat alıyor,biz Allahtan talimat alıyoruz” diyerek,

Kendinizi Mehdi ilan ettiniz.

Manevi alemde,Allahla kul arasına kimse giremez düşüncesini unuttunuz.

Her şeyi dediniz de,

Helalleşelim diyemediniz.